22 Temmuz 2010 Perşembe

Bir Düşün İçinde Bir Düş

Bir Düşün İçinde Bir Düş

Alnına konsun bu öpüş!
Ve, şimdi senden ayrılırken,
İtiraf edeyim ki-
...Günlerimi bir düş
Sayarken yanılmıyorsun;
Ama, umut gitmişse uzaklara
Bir gece ya da bir gün
Bir görüntüde ya da bir şeyde olmaksızın
Fark eder mi bu yüzden?
Bütün gördüğümüz ve göründüğümüz
Yalnızca bir düş içinde bir düş.

Kırılan dalgaların dövdüğü bir kıyının
Haykırışları içinde duruyorum:
Ve altın kum taneleri
Tutuyorum avucumda-
Ne kadar az! Ama nasıl da
Süzülüyorlar parmaklarımın arasından derinlerine
Ben ağlarken - ben ağlarken!
Ah Tanrım! Daha sıkı
Tutamaz mıyım onları?
Ah Tanrım! Tekini bile kurtaramaz mıyım acımasız
dalgadan?
Bir düşün içinde bir düş mü
bütün gördüğümüz ve göründüğümüz?

Edgar Allan Poe

21 Temmuz 2010 Çarşamba

Sana Yazdım - Yasemin PULAT

Karda kışta zorda
Baharında yazında mevsimin
Sana açtım çiçeklerini içimin
Hep sana soldum sonra
Hep sana üşüdüm ayazında bu aşkın
Ben bu şehrin yağmurundan hep sana aktım

Sana doldu gözlerim şarkıların en acıklı yerlerinde
Sana bağırdım avaz avaz
Sana sustum
Seni düşündüm yarımında eksiğinde zamanın
Sana küstüm kimse bilmeden
Kimse bilmeden seninle barıştım

Ben bütün papatyaları sana yoldum
Bildiğim bütün küfürleri sana ettim
Sana yandım sana soğudum sana söndüm
Ben bütün yollardan sana gittim sana döndüm

Ben hep sana yazdım ya
Bütün soru işaretlerini bütün virgülleri
Bütün ünlemleri bütün noktaları sana koydum
Sana açtım bütün parantezleri
Bütün parantez içlerini seninle doldurdum
Ben sana ben hep sana ben bunu da sana yazdım

Ben sana yazarken her şeyi
Sen başka baharında mevsimin
Başka zamanında hayatın başka düşlerin
Başka kolların başka acıların koynunda
Yatağında en arsız sevişmelerin
Ben sana durdum ayakta sana düştüm

Sana saydım yok oluşlarımı ve yeniden doğuşlarımı
Ben bütün yaralarını içimin sana sardım
Sana topladım dağılan parçalarımı dagıldıkları yerlerden
Sana hastalandım sana iyileştim

Sana fırlattım oklarını hayallerimin
Seni hedef aldım seni ıskaladım
Seni vurdum sana kızdım seni affettim
Sana içlendim sana sabrettim
Ben sana ben hep sana yine sana yazdım

Ben sana yazdım ya her şeyi
Aşkı ayrılıgı en karasını cümlelerin en kanlısını
En ihtiraslısını en yaralısını en acısını hatta en ağırını
Ben uyutmak için bazen içimin canavarlarını
Bozmak için aşkın kara büyülerini
Yakmak için bazen sana ait kelimelerini dilimin
Tuz basmak için tenimin senden kalan yerlerine
Uyuyabilmek için uyanabilmek için
Unutabilmek için unutamamak için
Acıtmak için bazen senin de canını sana yazdım

Var olmakla yok olmak gibi
Kaçmakla yakalanmak gibi
İyiyle kötü gibi melekle şeytan gibi
Atmak gibi kendi uçurumlarından kendini
Ama ölmemek gibi ölememek gibi
Aşk ne karmaşık bir şeydi

Yasemin PULAT

20 Temmuz 2010 Salı

Hayat ve Seçimlerimiz

Sürüklendiğimiz yerler bellidir. Çok farklı değildir senin hayatından benimkinde, benim hayatım onunkinden, onun hayatı seninkinden. Ortak paydada buluşabiliriz eninde sonunda ama sen görmek istemezsen gerçeği, sır perdesini indirmek istemezsen; hiç bir zaman yeteri kadar hayatı hayat yapan, insanı insan yapan unsurları öğrenemeyeceksin. Charles Eguone hayatı anlatmış kendince ve seçimlerimizi değerlendirmiş. İşte sana, bana, ona -hepimize- bir örnek; Hayat ve seçimlerimiz

Hayat;
Seni kaç kişinin aradığı, kiminle çıktığın, çıkıyor olduğun veya çıkacağın demek de değildir. Kimi öptüğün,hangi sporu yaptığın, kimlerin seni sevdiği de değildir.

Hayat; ayakkabıların, saçın, derinin rengi de değildir. Nerede yaşadığın veya hangi okula gittiğin de değildir. Aslında hayat; notlar,para,giysiler, girmeyi başardığın ya da başaramadığın okullar da değildir.

Hayat; Kimi sevdiğin ve kimi incittiğindir. Kendin için neler hissettiğindir.
Güven ,mutluluk,şefkattir. Arkadaşlarına destek olmak ve nefretin yerine sevgiyi koymaktır.

Hayat; Kıskançlığı yenmek,önemsemeyi öğrenmek ve güven geliştirmektir. Ne dediğin ve ne demek istediğindir. İnsanların sahip olduklarını değil,kendilerini olduğu gibi görmektir. Her şeyden önemlisi hayatı, başkalarının hayatını olumlu yönde
etkilemek için kullanmayı seçmektir. İşte hayat bu seçimden ibarettir.
İnsanların en acizi dost edinemeyen, ondan daha acizi ise dost kaybedendir.

Tecrübe Nasıl Kazanılır?

Tecrübe nasıl elde edilir? Tecrübe Nasıl kazanılır? Bu konuda birçok kaynaktan birçok yazı okuyabilirsiniz ancak sizi hiçbiri tatmin etmeyecektir çünkü tecrübe kitaplarda gizlenmiş değildir. Bir hikaye ile "Tecrübe nasıl kazanılır?" sorusuna cevap arayalım;

Ustaya başarısının sırrını sormuşlar...

İki kelime demiş:
- Doğru kararlar...

Hepimizden farklı olarak sürekli doğru kararları nasıl alabildiğini sormuşlar:

Tek kelime demiş:
- Tecrübe.

Bu tecrübe denen şeyin sırrı ne diye sormuşlar.

Usta derin bir iç geçirmiş ve şöyle demiş:
- Yanlış kararlar!

İnsan nasıl Olgunlaşır?

Olgunlaşmak nedir? İnsan nasıl olgunlaşır? Olgunlaşma evreleri nelerdir? gibi birbiri ardına sorulabilecek benzer hedefe giden sorular sormak uzattıkça uzatmak mümkün ancak bazıları vardır ki konuyu kısaca özetlerler. Şöyleki;

Yaşlanarak değil yaşayarak tecrübe kazanılır, zaman insanları değil armutları olgunlaştırır.

Peyami Safa

Herkesin üç kişiliği vardır

Kişiliklerin yitirildiği zamanlarda, sahip olunduğunun sanıldığı kişiliklere giden yollar ile ortaya çıkarılan kişiliğin yolunun, sahip olduğu kişiliğinin yolları ile hiçbir zaman kesişememesi sorunu çıkıyor olsa gerek. Sorunsuz bir kişilik için dikkatli ve bilinçli olmakta fayda var.

Herkesin üç kişiliği vardır; Ortaya çıkardığı, sahip olduğu, sahip olduğunu sandığı.

Alphonse Karr

Köpeklerin artığını aslan yemez

Bu sözün üstüne söz gerekmez;

Köpeklerin artığını aslan yemez.
Mevlana

Kadın ve Karmaşa

Kadınların ve erkeklerin birbirleri hakkındaki farklı görüşlerinin bir kolleksiyonudur. Duruma ve/veya kişiye göre değişiklik gösterebilecek bu yorumlardan bazıları sizin için biçilmiş kaftandır, okuyun hak vereceksiniz.

* Tanrı kadınlara geçmişi ve geleceği, erkeklere ise yaşadığı günü armağan etti. Kadınlar geniş bir zamana yayıldıkları için huzursuz, erkekler daracık bir zamana sıkıştıkları için anlayışsız olurlar. Ahmet Altan

* Bir kadın aynı zamanda hem sevdalı, hem anne olamaz. Andre Maurois

* Kadın psikolojisini otuz yıldır incelememe rağmen büyük soruya cevap bulamadım. Gerçekte kadınlar ne istiyor? Sigmund Freud

* Zengin dullar bir gözleriyle ağlarlar, öbürünü kırparlar. Miguel De Cervantes

* Erken kalkmayan avrat, söz dinlemeyen evlat, mahmuzla gitmeyen at; kapında varsa kaldır at.

* Kadına inanan, kendini aldatır. İnanmayan da kadını aldatır. Çin Atasözü

* Bir sürü erkek başarısını ilk karısına borçludur. İkinci karısını da başarısına. Jim Backus

* Kadın peşinde koşmanın zararı yoktur. Zararı veren onları yakalamaktır. Jack Davies

* Erkek hissettiği, kadın göründüğü yaştadır. Moltimer Collins

* Bir erkek ölürken kıpırdayan son yeri, kalbidir. Bir kadın ölürken, dili.
George Chapman

* Bir kadın kısık sesle konuşuyorsa birşey istiyor demektir. Sesini yükseltiyorsa bilin ki istediğini elde edememiştir.

* Kesinlikle evlen! Karın iyiyse mutlu, kötüyse filozof olursun. Sokrates

* Bütün dünyada bir tek güzel çocuk vardır. Bütün annelerde ona sahiptir. Çin atasözü

* Her başarılı erkeğin arkasında, onunla gurur duyan bir karısı ve bu işe şaşakalmış bir kayınvalidesi vardır. Brooks Hays

* Erkekler yaşlanır, kadınlarsa değişir. Goethe

* Niye evlenecekmişim ki? Evlenirsem başıma gelecek en iyi şey boynuzlanmamaktır ki evlenmezsem bunu çok daha emin yollardan elde edebilirim. Sebastian Chamfort

* Erkekler kendilerini yorgun hissettikleri için, kadınlar ise meraktan
evlenirler. İkisi de hayal kırıklığına uğrar. Oscar Wilde

* Evlilik geleneksel olarak kadınlara sunulmuş tek gelecektır. Bir çok
kadın ya evlidir, ya bir zamanlar evlilik geçirmiştir, ya da evli
olmadığı için acı çekiyordur. Simone De Beauvoir

* Bir erkek karınızı elinizden aldığı zaman karınızı ona bırakmaktan daha büyük bir
intikam yoktur. Sacha Guıtry

* Bekar erkekler kadınlar hakkında evli erkeklerden daha çok şey bilirler. Eğer bilmeselerdi onlar da evlenmiş olurdu. H.L.Mencken

* Erkek evlenene kadar eksik bir erkektir. Ve evlendiğinde artık bitmiştir. Zsa Zsa Gabor

* Kadınlara büyük saygı duyan ve onları herşeyin üstünde tutan erkekler,
kadınlar arasında popüler olmayı nadiren başarabilirler. J.Addıson

* Kadınlar güçsüz olana kendini bir ödül, güçlü olana bir eşya gibi sunar.
Cesare Pavese

* Bir erkeğe göre 'erkeğin iyisi' ile , bir kadına göre 'erkeğin iyisi' aynı şeyler değildir. Ortega Y Gasset

* Erkekler, hayatlarının bir devresinde evlerinin tam hakimidirler. O da doğdukları günden üç yaşına kadar oldukları zamandır. Gaston Paces

* Erkekler şaraba benzer. Geçen yıllar kötülerini ekşitir, iyilerini
olgunlaştırır. Cicero

* Cömertlik, erkeğe yakışan erdemdir.
Goethe

* Erkeği evinden kaçıran damın akması, bacanın tütmesi ve kadının çenesidir. Chauger

* Evli erkekler her yeni damadı sevinçle seyrederler. Tıpkı ormanda yeni yakalanıp getirilen genç bir aslanı seyreden kıdemli sirk aslanı gibi. Mark Twain

* Erkeklerin aklı, ev kadını arar, ama kalbi ve hayal gücü başka özellikler
peşindedir. Goethe

* En mükemmel kadın, çocuklarına babalarının yokluğunda baba olabilecek kadındır. Goethe

* Kadın öyle bir konudur ki, onu ne kadar incelersen incele her zaman yepyenidir. Tolstoy


* Bir kadın ya sever, ya da nefret eder; ortası yoktur. Pubillius Syrus

* Kadınlar sevmedikleri adama hiç acımazlar. Alexandre Dumas Files

* Kadınlarda feci olan şey, ne onlarla ne de onlarsız yaşanabilmesidir. Byron

* Kadınların gözleri keskin, zekaları uyanık, düşünceleri vesveseli olur. Guy de Maupassant

* Kadın, insanın gölgesi gibidir; kovalarsanız kaçar, kaçarsanız kovalar.
Chamfort

* Kadın kendi başına ne gül goncasıdır, ne de diken. Koklamasını bilirsen gül, tutmasını bilmezsen diken olur. Refik Halid Karay

* İyi bir kadın bir erkeği etkiler, zeki bir kadın onda ilgi uyandırır, güzel bir kadın büyüler, anlayışlı bir kadın ise ona sahip olur. Helen Rowland

* En güvenilir dost, anne baba ve sadık eştir

Aldatmaca bizi kafeslemiştir

Tarihin en acı derslerinden biri şudur: Yeterince uzun zaman aldatılmışsak, aldatmacayı ortaya koyan her türlü kanıtı reddederiz. Gerçeği bulmakla ilgilenmeyiz artık. Aldatmaca bizi kafeslemiştir. Tuzağa düştüğümüzü kendimize bile itiraf etmek, son derece acı vericidir çünkü. Bir kez şarlatana iplerinizi verdiniz mi bir daha hiçbir zaman geri alamazsınız. Böylece, yenileri çıkagelene kadar eski aldatmacalar sürer gider.
Carl Sagan